Gilaboru / Gilaburu meyvesi, çoğunlukta Kayseri ilçe ve köylerinde yetişen bir meyvedir. Kayseri de Bünyan, Develi, Akkışla, Gesi , Gürpınar, Tomarza çevrelerinde akarsu kenarlarında yoğun olarak yetişir. Osmanlı döneminde bitkinin güzel açan çiçeklerinden dolayı “gül ebru” ismi verilmiştir.Eylül ve ekim aylarında hasadı yapılan gilaboru meyvesi yöresel bir içecek olarak suyu sıkılarak içilir. 2000 li yıllardan sonra özellikle teknolojik iletişimin ilerlemesi ile birlikte ürün bilinirliği artmıştır.
Gilaboru çalı görünümünde, boyu 2-3 metreye kadar ulaşan küçük bir ağaçtır. Kırmızı, salkım şeklinde yuvarlak meyveleri vardır. Gilaboru suyu çok seven bir bitkidir. Yetiştiriciliğinde akarsu kenarlarının tercih edilmesi bu sebeptendir.
Ekim ayının ilk haftasında hasadı tamamlanan gilaburu, salamura olması için şişelere doldurularak bekletiliyor. Kış aylarında meyvesi ezilen gilaburu tatlandırılarak meyve suyu şeklinde içiliyor.
Bazı firmalarca işlenen gilaburu, içecek olarak raflarda, lokantalarda yerini alırken, ilçe halkı tarafından da yol kenarlarında satılıyor.
Gilaboru (Gilaburu) içeriğindeki asitler nedeniyle antikanserojen, antimikrobiyal ve antioksidan özelliğe sahiptir. Antioksidanlar, vücutta serbest radikalleri bağlayarak, sağlığa zararlı birçok olumsuz etkiyi durdurmakta. Bu özelliğinden dolayı gilaboru suyu, yaşlanmayı geciktirici, mutasyonu engelleyici etkiye sahiptir. Gilaboru ilaç sanayinde hammadde olarak kullanılmaktadır.Gilaboru bitkisi, kanser önleyici, antioksidan ve C vitamini deposudur. Yaklaşık olarak portakaldan 10 kat daha fazla C vitamini içerir.Böbrek ve safra taşı rahatsızlığı olanlar kullandı Yaklaşık % 65 olumlu sonuç ( şiddetli ağrılarından kurtuldular, çoğu kişi böbrek taşlarından kurtuldu.
