KAYSERİ,(BGC)-Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından enflasyon oranlarının bugün açıklandı. Mayısta Tüketici Fiyat Enflasyonu (TÜFE), bir ay öncesine göre %0.55 azalma olduğu paylaşıldı. Yaşanan son gelişmelerin ardından ekonomist Ömer Uzunoğlu görüşlerini paylaştı.
Uzunoğlu; 17 günlük “tam kapanma” süreci, 2 haftalık “kontrollü normalleşme” süreci ve 1 Haziran’da başlayan kısıtlama gevşetmelerinin ardından açıklanan oranların günlük yaşamla bağdaşmadığını öne sürdü: “Enflasyon aylık bazda %0,89, yıllık bazda %16,59 olarak açıklandı. En ürpertici kısım ise ÜFE’nin %38,33 olmasıdır. Ben açıklanan rakamların piyasadaki gerçeklerle çakışmasını dilerdim, fakat çıplak gözle baktığınızda piyasadaki fiyatların açıklanan oranlarla hiçbir ilgisi yoktur. Umarım bu yanlışlık ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından giderilir.”
Uzunoğlu, Üretici Fiyat Enflasyonu’nun (ÜFE) artışının dikkatle izlenmesi gerektiğinin altını çizerek, “ÜFE’nin yüksek olması çok tehlikelidir. ÜFE ve TÜFE arasında akışkanlık vardır. ÜFE’deki oranlar yakın zaman içinde TÜFE’de artışı tetikleyecektir. En yüksek ulaşımda, ev eşyalarında ve sağlıkta enflasyon artışı görülmüştür. Umarız bu oranlar ilerideki aylarda daha gerçekçi olarak sunulur” diye konuştu.
Uzunoğlu, temel ihtiyaç ve tüketim mallarının açıklanan oranlarla örtüşmediğinin altını çizerek, “TÜİK’in bilinçli yanlış yönlendirme yaptığı kanaatini taşımıyorum. Ancak kriter olarak değerlendirilen mal ve hizmetlerin aylık kullanım oranlarının çok sınırlı olması ve çok az artması nedeniyle böyle bir sonucun ortaya çıktığını düşünüyorum. Halkın temel ihtiyacı olan mal ve hizmetleri sepete eklediğimizde reel oranları görmüş oluruz” diye konuştu.
Uzunoğlu, son bir aylık süreci şöyle özetledi: “Mantıksal boyutta baktığımızda Mayıs ayında piyasalar 17 gün kapandı. Bu boyutta bir büyüme oranının yakalanması bir mucize. Çin’den sonra en yüksek büyüme oranına sahip ülke Türkiye. Batı ülkelerinin küçülmeye yakın bir büyüme yakaladığı trendde Türkiye’nin %7’lik bir büyüme yakalamasına farklı bir gözle bakıyorum. Buradaki trajikomik taraf da açıklanan büyüme oranının hiçbir şekilde Türkiye’de ticarette olan insanları etkilememesidir. Yine aynı paralelde tüketici kesimi ise açıklanan oranla uzaktan yakından alakası olmayacak bir şekilde küçülme yaşandı.”
İhracat ve ithalat istatistiklerine de değinen Uzunoğlu, “Bir önceki yıla göre %65.5’lik bir artış var. Oranlara baktığınızda harika şeyler görüyorsunuz, fakat nasıl gerçeğe yansıtırız bilmiyorum. İthalatta 20.6 milyar dolarlık artış gerçekleşti. İhracatın ithalatı karşılama oranı %82.6 oldu. Kendimi bu oranlara inandırmaya çalışıyorum. Fakat bu oranların yaşamımızla çok ciddi farklılıklar arz ettiğini tüm benliğimle hissediyorum” diye konuştu.
