Resmin Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile Türkiye, Ağustos 2014’te yürürlüğe giren İstanbul Sözleşmesi’nden ayrıldı.
Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılması sonrasında Kayseri’de tepkiler sel gibi yağdı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Kadın Meclisleri konuya ilişkin yaptıkları açıklamalarda, sözleşmenin feshedilmesinin cinsiyet eşitliğine zarar vereceği uyarısı yapıldı ve karardan geri dönülmesine yönelik çağrı dile getirdi.
“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ YAŞATIR”
İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesinden sonra Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Kadın Meclisi üyesi Nur Uslu,” İstanbul Sözleşmesi’ne saldırmak, kadın+ların, lgbti+ların yaşam hakkına saldırmaktır! Devletin görevi bir gece yarısı ansızın kadın+ların, lgbti+ların temel yaşam haklarını güvence altına alan sözleşmeyi feshetmek değil, kadın+ların, lgbti+ ların yaşamlarını güvence altına almaktır! İstanbul Sözleşmesi’ne saldırdığınız her an failler kadınları öldürme, kadın ölümlerini şüpheli hale getirme, kadınları taciz etme, kadınların bedenlerini yok etme cesaretini kendinde buluyor. Şimdi ise bu sözleşmenin feshedilmesiyle faillere cesaret veren devlet, kadın+ların, lgbti+ların yaşamlarını açık ve aleni bir şekilde tehlikeye atmaktadır! Kadın+ların, lgbti+ların yaşamı açık ve aleni bir şekilde tehdit altındadır! Sözleşmeyi etkin uygulamadığınızda dahi kadın+ların, lgbti+ların hayati riski açıkça ortadayken, sözleşmenin feshedilmesinin gündeme getirilmesi kadınların yaşam hakkını elinden almaktır” dedi.
“ÖLMEK İSTEMİYORUM”
Kadına şiddetin her geçen gün arttığını belirten Nur Uslu,” Daha geçtiğimiz günlerde kendi ilimizdeki Nuran Koçer’in birçok kez polise şikayette bulunduğunu ve polisin (kayseri polisinin) “uzaklaş” buradan diyerek Nuran’ı evine gönderdiğini biliyoruz. Nuran’ın üç çocuğunun gözü önünde ateşli silahla vurularak öldürüldüğünü de biliyoruz! Bu daha kendi yerelimizde haberdar olduğumuz, yakından tanık olduğumuz bir hayattı. Nuran gibi bu ülkenin BİRÇOK yerinde Birçok kadın arkadaşımızın bu erkek şiddeti karşısında Birçok kez şikâyette bulunduğunu, koruma talep ettiğini biliyoruz. Bu sözleşme aileyi yıkıyor diyen zihniyete soralım, Nuran’ın hayatını ellerinden alan bu sözleşme miydi, HAYIR! Nuran gibi birçok kadın arkadaşımızın hayatını ellerinden alanlar; boşandıkları, evli oldukları, partneri oldukları, ayrıldıkları, tanımadıkları, arkadaşları, akrabaları, iş arkadaşları olan erkeklerdi! Nuran gibi birçok kadın arkadaşımızın hayatını ellerinden alanlar; birçok kez şikâyette bulunmasına rağmen kadınları dikkate almayan kolluk kuvvetleriydi! Nuran gibi birçok kadın arkadaşımızın hayatını ellerinden alanlar; sözleşmeyi etkin uygulamayıp üstüne bir de feshini ilan eden devletti, devlet yetkilileriydi! Kadınların hayatı, kararları, hakları karşısındaki bu devlet destekli erkek şiddetini görmezden gelemezsiniz, geldirtmeyiz! İstanbul sözleşmesi uyarınca görevini etkin bir şekilde yerine getirmesi gereken devletin de devletin yetkili kurumlarının da kolluk kuvvetlerinin de kadın+lar ve lgbti+lar üzerindeki baskılarına, tehditlerine, bu suça ortak olmalarına seyirci kalmayacağız! Bizleri tehditlerinizle yıldıramazsınız, sindiremezsiniz. Halen Emine Bulut’un “ölmek istemiyorum” çığlığı beynimizde yankılanırken kadınların hayatını görmezden gelemezsiniz, izin vermeyiz! Örgütlü politik feminist mücadelemizle buna izin vermeyiz” dedi.
“KARARI GERİ ÇEK, SÖZLEŞMEYİ UYGULA”
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Kadın Meclisi üyesi İrem Büyükçukurlu,” Dün gece yarısı resmi gazetede Cumhurbaşkanı kararı ile aniden kadınları koruyacak ve yaşatacak İstanbul Sözleşmesinden fesih kararı alındığını öğrendik. Bu kararı, tek bir kişi kendi başına aldı. O sözleşmeyi imzalatanlar biziz, mücadelemizle adım adım kadınların yaşam hakkı mücadelesini bu ülkenin meydanlarına kazıyan biziz. Siz bu kararı geri çekeceksiniz.
İstanbul Sözleşmesi kadına karşı yönelmiş her türlü şiddeti önlemeyi, şiddete maruz kalmış kadınlara yönelik etkin soruşturma ve kovuşturma süreçlerinin yürütülmesini ve mevcut şiddetin ortadan kaldırılmasını amaçlayan çerçeve bir sözleşmedir. Kadına karşı şiddetin ve aile içi şiddetin ortadan kaldırılması için bütüncül politikalar üretmeyi ve devletin bu politikaları etkin yürütmesini ve uygulamasını amaçlar” dedi.
“EŞİTLİĞİ KAZANACAĞIZ- ÖZGÜRLÜĞÜ KAZANACAĞIZ”
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Kadın Meclisi üyesi Şahfer Kaya
yaptığı açıklamada,” Siz milyonlarca kadını yok sayamazsınız, milyonlarca kadını evlere kapatamaz, sokaklardan ve meydanlardan silemezsiniz. Milyonlarca kadını susturamazsınız! Biz dünyanın yarısıyız. Kadınları korumakla mükellef olan devlet yetkilileri dün gece İstanbul sözleşmesini fesih kararı aldı. Sözleşmenin hazırlanma dâhil olan kadınlar olarak biz sözleşmenin fesih kararını kabul etmiyoruz. Kararı geri çek sözleşmeyi uygula” dedi.