Depremin vurduğu 3 ildeki 115 tarihi yapıda restorasyon çalışması

DCIM100MEDIADJI_0039.JPG

GAZİANTEP Vakıflar Bölge Müdürü Adem Bozkurt, 6 Şubat 2023’te meydana gelen depremlerin vurduğu Gaziantep, Kahramanmaraş ve Kilis’teki cami, han, hamam, türbe gibi 115 tarihi yapıda restorasyon çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Bozkurt, aralarında Gaziantep’in tarihi simgeleri arasında yer alan geçmişte kilise ve cezaevi olarak da kullanılan Kurtuluş Camisi’nin de bulunduğu birçok eserin restorasyon çalışmalarının 2025 yılının ilk yarısında tamamlanacağını belirtti.

Geçen yıl 6 Şubat’ta meydana gelen ve 11 ili etkileyen Kahramanmaraş merkezli depremler, binaların yanı sıra tarihi yapılarda da yıkıma yol açtı. Deprem felaketinin ardından hasar tespit çalışmaları yapıldıktan sonra tarihi yapıların aslına uygun şekilde restore edilmesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından çalışma başlatıldı. Çeşitli üniversitelerden akademisyenlerin yanı sıra alanında uzman mimar ve mühendislerden oluşan ekipler tarafından tek tek incelenen tarihi yapıların her biri için özel restorasyon projesi hazırlandı. Projelendirme işleminin ardından tarihi yapıların eski görünümüne kavuşturulması için restorasyon çalışmalarına başlandı.

3 İLDE 115 ŞANTİYE KURULDU

Gaziantep Vakıflar Bölge Müdürü Adem Bozkurt, depremin merkez üssü Kahramanmaraş ile Gaziantep ve Kilis’te, depremlerin 115 tarihi yapıda hasara yol açtığını söyledi. Hafif, orta ve ağır hasarlı olan cami, han, hamam, türbe gibi tarihi yapıların yeniden ayağa kaldırılması için 3 kentte 115 şantiye kurulduğunu belirten Bozkurt, tarihi yapılar için hummalı çalışmalar yürütüldüğünü ifade etti.

‘İHALE EDİLMEMİŞ 20 ESER KALDI’

Gaziantep Vakıflar Bölge Müdürü Adem Bozkurt, Gaziantep’in yanı sıra Kahramanmaraş ve Kilis’in de sorumluluk alanlarında olduğunu belirterek, “6 Şubat depremlerinin ardından tüm ekiplerimiz sahaya inerek tarihi yapılara ilişkin hasar tespit çalışması yaptı. Çalışmaların ardından akademisyenler ve alanında uzman isimlerden bilim heyetimiz ile lazer taramalar, jeoradar çalışmalar, statik modelleme, role ve restorasyon planlamalarını yaptık. Çalışmaların tamamlanmasının ardından da projelendirmeler yaptık ve ihale sürecini işlettik. Şu anda 3 ilimizde ihalesi yapılmamış olan 20 eserimiz var. Bunun dışında hasar tespit ve proje çalışmaları tamamlanan 115 tarihi yapıda çalışmalarımıza başladık. Şu anda 115 noktada oluşturulan şantiyelerde çalışmalarımız devam etmektedir” diye konuştu.

2025 YILININ İLK YARISINDA ÇALIŞMALAR TAMAMLANACAK

Bozkurt, 115 tarihi yapıdaki restorasyon çalışmalarının 2025’in ilk yarısında tamamlanacağını söyledi. Restorasyon çalışmalarının tamamlanmasının ardından tarihi yapıların deprem öncesi gibi yeniden hizmet vereceğini vurgulayan Bozkurt, amaçlarının tarihi eserlerin gelecek nesillere depreme dayanıklı şekilde ulaşmasını sağlamak olduğunu kaydetti.

GAZİANTEP’İN SİMGESİ CAMİDE HUMMALI ÇALIŞMA

Adem Bozkurt, restorasyon işlemlerinin sürdüğü tarihi yapılar arasında yer alan Gaziantep’in simgelerinden tarihi Kurtuluş Camisi’nde de titiz çalışma yürütüldüğünü belirtti. 1892 yılında ‘Valide Meryem Kilisesi’ olarak yaptırılan, bir dönem cezaevi olarak kullanıldıktan sonra 1984’te camiye dönüştürülen Kurtuluş Camisi’nin kubbe ve minarelerinin depremlerde yıkıldığını ifade eden Bozkurt, “Kurtuluş Camisi; Osmanlı döneminde yapılmış en son yapı olması açısından önem arz ediyor. Bu yapı 1920 yılına kadar kilise olarak akabinde 1980 yılına kadar cezaevi olarak kullanılmış. 1985 yılında restorasyonu yapılmış ve o tarihten bu zamana kadar da cami olarak ibadete açılmıştır. 6 Şubat depremlerinde camimizin 2 minaresinin kubbenin üzerine düşmesi sonucu büyük bir hasar oluştu. Bu hasarlar tespit edildikten sonra hızlı bir şekilde kubbe ve minare çalışmalarına başladık” dedi.

KUBBEYE KADAR İSKELE ÖRÜLDÜ

Restorasyon çalışmaları için kubbe kotuna kadar özel iskele ve askılama sistemi kullanıldığını dile getiren Adem Bozkurt, yapı bittikten sonra kubbede 36 taşlık bir örme işlemi olduğunu ve burada farklı teknikler kullandıklarını anlatarak, “Tarihi yapının olası bir deprem riskine karşı güçlendirilmesi için özel çaba harcanıyor. Yapıyı statik olarak modellediğimizde camiyi dört yönlü askı ve çelik gergileme yöntemiyle kuşaklandırdık. Yine doğal malzemeler ile güçlendirme yaptık. Minarelerimizde de çelik zıvana takviye sistemleri kullandık. Bir sonraki depremde bu yapılarımızın aynı hasarı görmemesi için hassasiyetle çalışmalar gerçekleştiriliyor” ifadelerini kullandı.

Exit mobile version